Episodes

  • 00:00:00 Kitap Medeniyeti - Abdülnasir Kımışoğlu 00:00:13 KELAM 00:00:15 Çiçeklerin Diliyle Edebiyat Dünyamız 00:05:56 Edebiyat Bahçemizin Yedi Bilgesi 00:11:20 Kültür Ordusu 00:19:37 Kalem ve Kelam Ehli 00:26:04 Edebiyat Sofrasında İz Bırakabilmek 00:31:46 Edebiyatın Kudreti 00:38:54 Parlak Sözler Söylemek 00:50:28 KALEM 00:50:30 Zülfikar Kalemler 00:55:54 Kaleme Ant Olsun! 01:01:37 Kalemin Kelamı 01:07:43 Yazarın Tavrı 01:13:34 Yazarlık Bir Sanattır 01:20:09 OKUMAK 01:20:13 Okuma Sistemi 01:26:23 Okumak Fiil Değil Ameldir 01:30:31 Okumalıyız, Ama Neden? 01:35:52 Nasıl Okumalıyız? 01:44:46 Okumak Rıza İçin Araçtır 01:49:23 Peki, Ne Okumalıyız? 01:54:46 Deniz Suyu Gibidir “Okumak”   01:58:54 YAZMAK 01:58:57 Kurşuni Yazılar 02:03:01 Mürekkep İzleri 02:07:51 Yazmak Nasıl Bir Ruh Hâli Gerektirir? 02:13:02 Yazının Mahremiyet ve Mesuliyeti 02:19:08 KİTAP 02:19:11 Kitapların Dünyası 02:25:23 Kitaplara Kıymayınız Dostlar! 02:30:29 En Vefalı Dost: Kitap 02:35:14 Kitap Medeniyeti 02:41:26 Kitaptan Kopuş 02:47:43 Kitap Bir Mürşittir 02:55:01 Bütün Kitaplar Bir Kitap İçindir 03:00:38 Kitabın İkramı 03:07:05 Kitap Şuuru #DijitalYayınlar #SesliKitap #Kitap #Medeniyet #AbdülnasirKımışoğlu

  • Dinimizin aileye bakışını ve ona yüklediği değeri bilmek, aileyi ayakta tutan temel ahlaki değerleri kavramak, aile hayatımızı yeniden gözden geçirip düzenlememize yardımcı olacak, yeni bir aile kuracak olanlara ufuk açacaktır. Bu amaçla, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) hikmet ve rahmet dolu dünyasını ve çağlar üstü örnekliğini günümüz insanına ulaştırmayı amaçlayan bu eser, “Hadislerle İslam” külliyatından derlenerek hazırlanmıştır. 00:00:00 HADİSLERLE AİLE 00:00:10 AİLE: İNSANA SUNULAN EN DEĞERLİ HAZİNE 00:24:13 ANNE-BABA-ÇOCUK OLMAK: BİR YUVADA BULUŞMAK 00:49:21 ANNE VE BABA: ZAHMET, RAHMET VE CENNET YOLU 01:16:07 ÇOCUK:AİLEYE EMANET EDİLEN UMUT 01:32:01 AİLE HUZURU: MERHAMETE AÇILIRKEN ŞİDDETE KAPANAN KAPI 01:57:16 AİLE MAHREMİYETİ: ÖZEL HAYATIN DOKUNULMAZLIĞI 02:17:19 PEYGAMBERİMİZİN AİLE HAYATI: İDEAL BİR EŞ, MÜŞFİK BİR BABA 02:43:00 SILA-İ RAHİM: İHMALE GELMEZ AKRABALIK BAĞLARI 03:06:45 SÜT AKRABALIĞI: ANNE SÜTÜYLE GELEN YAKINLIK #Hadis #Aile #DijitalYayınlar #SesliKitap

  • Missing episodes?

    Click here to refresh the feed.

  • Aile, çocukluktan gençliğe, yetişkinlikten yaşlılığa uzanan hayat serüveninin her adımında insanı anlamla tanıştıran muhteşem birlikteliğin adıdır. Başka evlerde yaşasalar bile, aslında görünmez bir cam çatı altında birleşen insanlar olarak akrabalar da bu bağların birer ilmeğidir. Ahlâkını, inancını, kültürünü, geleneğini ve değerlerini ailesinden miras alır. Duyguları aile okulunda öğrenir, ilk alışkanlıklarını orada kazanır, ilk çarelerini orada dener. Modern zamanların aile üzerindeki en derin etkisi, birlik duygusunu zedeleyerek aile bağlarını gevşetmesi ve insanı yalnızlığa itmesidir. Ekonomik özgürlüğe sahip aile bireylerinin, hayatlarını dilediğince sürdürebilen bağımsız insanlar olma iddiasıyla birbirlerinden uzaklaşması, modern toplumların en acı tecrübelerinden biridir. Halbuki aile bireyleri birbirlerine sadece maddi anlamda değil, aynı zamanda manevi anlamda da muhtaçtır. “Birlikte ama yalnız” yaşamak değil, “bir ve beraber” yaşamaktır aile… İşte bu noktadan hareketle elinizdeki çalışma, ailenin kurulması, korunması ve güçlendirilmesi adına sosyal bilimlerin ve dinî kaynakların danışmanlığına müracaat etmeyi; bir yuvanın karşılaştığı risk alanlarını dikkate almak suretiyle sorunlara dair çözüm önerileri sunmayı amaçlamaktadır. Bizleri yüreklendirmekte; aile değerlerimizi hatırlamaya, ailemiz hakkında sorumluluk üstlenmeye ve daha mutlu, güvenli, dayanıklı yuvalar için emek vermeye davet etmektedir. 00:00:00 Ailem 00:00:25 Nedir Aile? 00:01:42 Bir Aile Kuruluyor 00:05:18 Bir Aile Olgunlaşıyor 00:07:34 Aileye Bir Çocuk Geliyor 00:13:28 Aile Bir Emanettir 00:15:33 Aile Bir İmtihandır 00:20:02 Kimdir Çocuk? 00:55:01 Nedir Gençlik? 01:01:22 Ben Gencim! 01:06:46 Bir Genç Bizden Ne İster? 01:21:09 Nedir Yaşlılık 01:26:56 Bir Yaşlı Ne İster? 01:33:08 Bize Düşünler 01:42:48 Engelli Olmak 01:45:25 Engelli Olmak Engel Değildir 01:46:38 Aile Olmaya Engel Yok 01:48:27 Çocukluğu Yaşamak İçin Engel Yok 01:49:37 Gençliği Yaşamak İçin Engel yok! 01:51:01 Başarılı Bir Yetişkin Olmak İçin Engel Yok! 01:52:05 Engelli Ailesinin Yaşadıkları 01:53:23 Benim Haklarım Var 02:00:51 Bize Düşenler 02:11:50 Sıla-i Rahim Nedir? 02:19:07 Yakınlarla Sılayı, Yaratan’la Sıla Zemininde Okumak 02:35:33 Aile İçi İletişim Deyine… 02:40:38 Gönül Dili 02:43:15 Değer Dili 02:47:04 Teşekkür Dili 02:49:10 Özür Dili 02:51:40 Dua Dili 02:55:56 Sükut dili 03:00:51 Bağımlılık deyince 03:05:00 Teknoloji Bağımlılığı ve Ailemiz 03:15:30 Teknoloji Kullanımı Konusunda Anne ve Babalara Öneriler 03:50:10 Şiddet denilince 03:54:08 Ailemde Kimse Şiddet Göresin 03:56:29 Ailemde Kadın Şiddet Görmesin 04:02:31 Ailemde Çocuk Şiddet Görmesin 04:09:56 Ailemde Yaşlı Şiddet görmesin 04:15:37 Ailem Dağılmasın 04:22:27 Boşanma Süreci 04:29:25 Boşanmadan Önce 04:44:49 Boşandıktan Sonra Sizi Neler Bekliyor #DijitalYayınlar #SesliKitap #Aile

  • 00:00 Deaş Dehşete Dayalı Bir Din İstismarı 01:02 Din İstismarı Nedir? 05:23 DEAŞ Nasıl Ortaya Çıktı? 09:00 DEAŞ’a Kimler Katılıyor? 11:58 DEAŞ, Dini Metinleri Nasıl Suistimal Ediyor? 13:51 DEAŞ’ın Lafızcı ve Selefî Çizgisi Ne Anlam İfade Ediyor? 17:01 DEAŞ, Bir Müslüman’ı Nasıl Tanımlıyor? 19:00 DEAŞ, Tekfir Mantığıyla Ne Kazanıyor? 20:47 DEAŞ, Şirk İddiasıyla Tarihî Mirası Nasıl Yok Ediyor? 24:44 Fiten Rivayetlerinin DEAŞ’la Ne İlgisi Olabilir? 27:24 DEAŞ’ın Sözde Hilâfet Devleti İddiası Gerçekçi Olabilir mi? 29:02 DEAŞ, Dâru’l-İslâm Kavramını Nasıl Çarpıtıyor? 31:03 DEAŞ, Cihad Kavramını Nasıl Kirletiyor? 34:08 DEAŞ, İstişhad Yalanıyla Kimleri Harcıyor? 37:16 DEAŞ’ın Yayınladığı Korku Videolarının İç Yüzü Nedir? 39:08 Şiddet Temelli Din İstismarıyla Nasıl Mücadele Edelim? #DijitalYayınlar #SesliKitap

  • 00:00:00 Fetö Din İstismarının Arkasına Gizlenen Terör Örgütü 00:01:44 Din İstismarı Nedir? 00:07:08 FETÖ, Dinî Bir Cemaat mi? 00:10:03 FETÖ Elebaşı Bir Hocaefendi Olabilir mi? 00:12:54 FETÖ Nasıl Bir Zeminde Doğdu? 00:15:07 FETÖ’nün Nasıl Bir Yapılanması Var? 00:17:47 FETÖ’nün En Temel Özellikleri Neler? 00:28:00 FETÖ Kimleri ve Neleri İstismar Etti? 00:43:58 FETÖ Elebaşı Fetullah Gülen’in İslâm’a Aykırı Söylemleri 01:00:19 FETÖ ve Benzeri İstismar Yapılanmalarıyla Nasıl Mücadele Edelim? #DijitalYayınlar #SesliKitap

  • Eserde, İslam’ın temel ibadet ve ahlak esasları anlaşılır bir dil ve kuşatıcı bir içerikle ortaya konuluyor. Ele alınan meseleler ilgili ayet veya hadislerle anlatılıyor. İnsanın yaratılışı, dine ihtiyaç duymanın gerekçeleri, imanın hakikati ve imanın altı esası müstakil kısımlarda ayrı ayrı açıklanıyor. İbadet etme ve kul olma arasındaki ilişki ele alınarak kelime-i şehadet inceleniyor. Ayrıca adalet, ilim ve hikmet, nezaket ve merhamet kavramlarının dinimizde ihtiva ettiği önem ve İslam’ın Müslümanda bulunmasını beklediği niteliklerden bahsediliyor. 00:00:00 İslam Nedir? - Prof. Dr. Huriye Martı BİRİNCİ BÖLÜM 00:00:15 İMAN ESASLARI 00:00:19 İnsan 00:03:16 Din 00:05:47 İslâm 00:08:05 İman 00:09:41 Allah’a İman 00:13:13 Meleklere İman 00:16:26 Kitaplara İman 00:20:21 Son İlâhî Kitap: Kur’an-ı Kerim 00:22:53 Peygamberlere İman 00:26:11 Son Peygamber. Hz: Muhammed(s.a.s.) 00:29:03 Âhirete İman 00:31:36 Kadere İman İKİNCİ BÖLÜM 00:36:52 İBADET ESASLARI 00:36:57 İbadet Bilinci 00:41:26 Kelime-i Şehâdet 00:43:45 Temizlik 00:46:36 Abdest ve Gusül 00:49:33 Namaz 00:56:52 Oruç 01:00:46 Zekât ve Sadaka 01:05:35 Hac 01:08:45 Kurban 01:12:01 Dua ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 01:14:55 AHLÂK ESASLARI 01:14:59 İslâm, Güzel Ahlâk Dinidir 01:17:50 İslâm, Adalet Dinidir 01:21:27 İslâm, Barış ve Esenlik Dinidir 01:28:46 İslâm, İlim ve Hikmet Dinidir 01:32:27 İslâm, Her İşte Nezaketi Emreder 01:34:42 İslâm, Merhamet Dinidir 01:39:14 Müslüman, Sorumluluk Bilinci Taşır 01:42:14 Müslüman, Ailesine İyi Davranır 01:44:56 Müslüman, Çevresiyle Dosttur 01:48:13 Müslüman, Asla Zulmetmez 01:50:50 Müslüman, Dürüst ve Doğru Sözlüdür 01:52:21 Müslüman, Şükreden Kuldur 01:55:02 Müslüman, Hata Yaptığında Af Diler 01:57:48 Müslüman, Cennete Götüren Yolları Arar 02:04:14 Müslüman, Cehenneme Götüren Yollardan Uzak Durur #DijitalYayınlar #SesliKitap #İslam #Nedir #HuriyeMartı

  • Kitapta din ve inanç ile ilgili her türden soru var. Burada amacımız cevabı olan sorulara cevap vermeye çalışmak, olmayanların nedenini söylemek, saçma olanların ise saçmalık yönlerini göstermek. Bir başka amaç ise zihinde yeni ve anlamlı sorulara kapı aralamak. Bizim temennimiz aklınızın işlek, zihninizin açık, zekânızın keskin, yolunuzun düz, yönelişinizin düzgün olması. 00:00:00 Tanıtım 00:00:11 Önsöz ya da Soru Üzerine Birkaç Söz 00:08:28 Din ve Bilim Çatışır mı? 00:16:10 İslam Akıl Dini mi? 00:24:49 Din Sınırlıyor mu? 00:31:50 Allah’ı Nasıl Anlatırız? 00:43:05 Allah’ın da Bir Yaratıcısı Var mı? 01:01:12 Allah hem Günaha İzin Verip hem Cezalandırıyor Mu? 01:10:54 Evrenin Düzenini Kim Kurmuş ve Yönetiyor? 01:19:45 Dünya Düz mü? 01:27:36 Değişim ve Süreklilik Nasıl Anlaşılmalı? 01:38:59 İnsan Bilinemez Bir Meçhul mü? 01:47:56 İnsanın İlk Yaratılışı Nasıl? 01:56:42 Görme Merakı İnsana Ne Kazandırır? 02:06:16 Cinler Görülür mü? 02:13:43 Rüyayı Nasıl Anlamalıyız? 02:23:25 Müslüman Ailede Doğmak Avantaj mı? 02:31:42 İbadetsiz İnanç veya Din Olur mu? 02:40:45 Oruç Perhiz mi? 02:49:03 Sıkıntılı Zamanlarda İnançta Bir Sarsılma Olur mu? 02:57:22 Afetleri Günaha Bağlamak Doğru mu? 03:05:51 Neden Hep Beni Buluyor? 03:14:38 Ateistlere, Deistlere ve Bilime Din Gibi İnananlara Sorular. #DijitalYayınlar #SesliKitap #CağferKaradaş

  • İnsanın insana, çevresine, varlıklara, nesnelere, doğaya ve hatta kendi nefsine olan zalimliklerinin adıdır terör. İster coğrafi, ister toplumsal, ister ahlâkî, isterse insani olsun, tüm sınırların ihlal edilmesidir terör. Toplumu, tarihi, kültürü, medeniyeti, insanlığın ortak değerlerini inkârdır terör. Amansız nefretlerin, tükenmez kinin, körüklenen öfkenin ismidir terör. Adnan Bülent Baloğlu’nun kaleme aldığı eser, terör ve ilgili kavramlara dair doyurucu ve net açıklamalarıyla göze çarpar. Terör faaliyetlerinin hedefleri açıklanır. Şiddetin sektör haline getirilmesi ve bu sektörden kazanç devşirenler net bir şekilde resmedilir. Şiddet ve terörün arkasındaki karmaşık ilişki ağları, gözler önüne serilir. Eserde, teröristin ruh dünyası tanıtıldığı gibi hasarlı zihinlerin, fikirlerin ruh hali, karakteristiği de özetlenir. Şiddetin gölgesinde yaşam mücadelesi veren kadınların ve çocukların yaşadıkları olumsuzluklar, vicdanlarımıza duyurulur. İnsanoğlunu barış ve esenliğe davet eden İslam’ın terör ve şiddet eylemlerine karşı duruşu ifade edilir. Eser, anlaşılır dili, akıcı üslubuyla “terör” konusunda zihinlerimizde net cümleler ve kalıcı izler bırakmaktadır. 00:00 Terör - Prof. Dr. Adnan Bülent Baloğlu 01:49 Şiddet Ne Zaman Başladı? 04:14 Terör Nedir? 09:16 Terör Tanımlanabilir mi? 13:34 Terörün Hedefi Nedir? 15:55 Şiddet Sektörü 18:06 Teröristin Dünyası 23:24 Terörün Daha Başka Zararları 28:15 İslam ve Terör Birlikte Anılamaz! 33:23 Son Sözler… #DijitalYayınlar #SesliKitap #Terör #AdnanBülentBaloğlu

  • Tevhid inancı üzerine şekillenen İslam, Allah’ın varlığını ve birliğini muhteşem bir sistemin merkezine yerleştirir. İnsanlığı bu merkeze bağlar ve bir binayı tutan kemer taşları gibi tevhide kenetlenen bireyler ve toplumlar inşa etmeyi hedefler. İslam toplumu, her türlü aşırılıktan, taşkınlıktan ve ölçüsü kaçmış davranıştan kaçınan, itidali benimseyen bir yapıya sahiptir. Böyle bir toplum Allah’ın koyduğu sınırlara uyan, her işi yerli yerince yapan, uçlarda ve yasaklarda dolaşmamaya özen gösteren bireylerden oluşur. Taassup ise insan hayatında aşırılığın en belirgin hallerinden birisidir. Bir şeye körü körüne bağlanma ve onun dışındaki her şeyi reddetme durumudur. Yargılamadan ve sorgulamadan bir şeye bağlanmak, doğru ve yanlış olduğunu araştırmadan o şeye bağlılığını sürdürmek ve bunun karşısındaki tüm düşünce ve anlayışları düşman ilan etmektir. Bu türden körü körüne bağlılık, yüzeysel bir bakıştan kaynaklanır. Dışlayıcı davranışları ve fanatizmi beraberinde getirir. Hoşgörüsüzlük ve uyumsuzluk üretir. Taassup, hakkın ve hakikatin peşinden koşmayı ilke edinen Müslümanca bir tavırdan çok, hakikati kendi tekeline alan, mutlak anlamda hakikatin yalnızca ve yalnızca Allah’a ait olduğu ilkesini göz ardı eden bir davranış modelidir. Bu doğrultuda eser, Müslüman’ın hem günlük hayatında sağduyulu ve mutedil olması hem de dinî yaşantısında aşırıya kaçmaması zorunluluğunu vurgular. Farklılıkların bir zenginlik olduğuna ve taassup yerine vahdet anlayışının benimsenmesi gerektiğine dikkat çeker. 00:00 Taassup - Prof. Dr. Temel Yeşilyurt 02:14 Taassup Ne Demektir? 10:53 Mezhep Taassubu Nedir? 19:12 İslam İhtilaf Değil, Tevhid Dinidir 21:44 Taassubun Doğuracağı Sonuçlar 28:06 Taassup Yerine Vahdet… 32:37 Sonuç Olarak #DijitalYayınlar #SesliKitap #Taassup #TemelYeşilyurt

  • Şiddet, güç ve baskı uygulayarak, insanların bedenî ve ruhî açıdan zarar görmesine sebep olan bireysel ve toplu hareketlerin tümüdür. İnsanlık tarihi kadar eski bir olgu olan şiddetle insanın yolları farklı zaman ve mekânlarda kesişmiştir. İslam’ın temel kaynaklarında şiddet, “zulüm” kavramıyla ifade edilir. Zulüm adaletin zıddı olup, sınırı aşmak, hak-hukuk gözetmemek, yapılmaması gereken bir davranışta bulunmak anlamına gelir. Adalet ise, her hak sahibine hakkını vermek ve her şeyi yerli yerine koymak demektir. İslam’ın en temel prensiplerinden birisi zulmün haram, adaletin ise farz oluşudur. İslami değerlere göre, bir insanın ölümü, insanlığın ölümü demektir. Bir masumun katledilmesi, bütün bir insanlığın yok edilmesine eşdeğerdir. Dolayısıyla insan, bizatihi insan olduğu için bir değer taşımaktadır ve taşıdığı bu değerden dolayı şiddete maruz kalmamalıdır. “Şiddet ve terörün dini ve milliyeti olmaz. İslam, kaynağı ve şekli ne olursa olsun şiddetin her türlüsüne karşıdır. Çünkü şiddetin yanı başında haksızlık, adaletsizlik, merhametsizlik ve fesat vardır. Yeryüzünü ıslah etmeyi amaç edinmiş bir Müslüman, insanlık suçu olan şiddet eylemlerinde bulunmadığı gibi, şiddet ve terörden yana olumlu bir his de taşımaz. Bu nedenle, sorumluluk sahibi her Müslüman, ailesinden komşularına, mahallesinden iş yerine, çarşısından stadyumuna bütün yaşam alanlarını şiddetten arındırmalıdır. İnandığı dinin barışa ve insan haklarına verdiği önemi her hâliyle ve her sözüyle dünyaya ilan etmelidir. Şiddete karşı inadına gönül dilini kullanmalıdır.” Zulmün de adaletin de yaşı ve cinsiyeti olmadığını vurgulayan eser, herkesin birbirine karşı merhametli olmakla ve zulmetmemekle mükellef olduğuna dikkat çekmektedir. “Öte dünyada “selam yurduna” yani sonsuz barışın yegâne adresi olan cennete kavuşacak olanlar, ancak bu dünyayı bir barış ve esenlik yurduna dönüştürmek adına çaba sarf edenlerdir.” 00:00 Şiddet - Prof. Dr. Ramazan Altıntaş 02:35 Şiddet Deyince 09:28 Şiddet Nerden Besleniyor 32:02 Şiddetin Yerine Barışı Yeniden Kurmak 38:21 Sonuç Olarak #DijitalYayınlar #SesliKitap #Şiddet #RamazanAltıntaş

  • Kavram olarak “onur”, hem insanın “itibar ve şerefini”, kendisine duyduğu öz saygıyı hem de başkalarının ona gösterdiği saygının dayandığı kişisel değeri ifade eder. İnsanı diğer canlılardan ayıran kendisine has özellikler vardır ve bu üstün özellikler “insan onuru” kavramını ortaya çıkarır. İnsan için “onur sahibi olmak”, sonradan bahşedilmiş bir durum olmayıp yaratılıştan gelen, fıtraten verili bir nimettir. Ama “onurlu insan olarak kalmak” kişisel özen ve gayreti gerekli kılmaktadır. İnsan kendi değerinin farkına varıp itibarını idrak ettiğinde, davranışlarıyla bu itibarı koruma çabası içinde olacak, bunun için de iffet erdemini hayatının mihveri yapacaktır. “İffet”, insanın bedenî ve maddî hazlara aşırı düşkünlükten korunmasını sağlayan ahlakî bir özelliktir. İffet; yeme, içme ve cinsel arzular konusunda ölçülü olmaktır. İffet; aşırı istekleri bastırıp onları dinin ve aklın buyruğu altına sokmak suretiyle kazanılan bir erdemdir. İnsanların hangi dil, din, cinsiyet ve ırka sahip olurlarsa olsunlar insan olmak yönüyle onurlu olduğunu vurgulayan eser, bir Müslümanın, hem kendi onuruna sahip çıkmakla hem de başkalarının onurunu korumakla yükümlü olduğuna dikkat çekiyor. Bu yönleriyle eser kısa ve özlü bir şekilde dürüst, iffetli ve onurlu bir yaşamın anlam ve önemini kavramak isteyen okuyucuların karşısına çıkıyor. 00:00 Onur ve İffet - Doç. Dr. Ülfet Görgülü 05:07 Nedir Onur ve İffet 07:10 İsmet-i Âdemiyye: İnsan Doğuştan Onurludur 12:33 İnsan Onuru Dokunulmazdır 17:59 İffet, Nefse Karşı Dik Duruştur 26:22 İffet Özgürlüğün Kaynağıdır 33:21 Onuru ve İffeti Zedeleyen Davranışlar 42:26 Sonuç Yerine: Kendinizi Sorgulamak #DijitalYayınlar #SesliKitap #Onur #İffet #ÜlfetGörgülü

  • İnsan bu dünyaya “inanmak” ve “iyi işler yapmak” için gelen bir yolcu, hayat ise iyiliği benimseme ve iyilerden olma yolculuğudur. İnsanı yaratan, nimetlerle buluşturan, koruyan, bağışlayan, rahmetiyle kuşatan Allah’tır. Ve Allah, hangimizin daha iyi işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O halde hayat, bir iyilik sınavıdır. 00:00 İyilik ve İhsan - Prof. Dr. Huriye Martı 02:44 Nedir İyilik? 05:53 İyiliğin İzdüşümleri 10:40 Peki ya Kötülük? 15:31 Kime İyilik Yapılmalı? 23:55 İyilik Ama Nasıl? 26:47 Velhasıl #DijitalYayınlar #SesliKitap #İyilik #İhsan #HuriyeMartı

  • İslam ümmeti coğrafi olarak insanlığın merkezinde doğmuş ve bu merkezden hızlı bir şekilde çevreye yayılarak dünyanın büyük medeniyet havzalarına ulaşmıştır. İslam’ın bütün insanlığa en değerli katkısı, gittiği topraklara Tevhid inancını ve bu inanca bağlı erdemleri taşımasıdır. İslam bunu yaparken yeni tanıştığı bölgelerde var olan her türlü insani birikimi değerlendirmiş, kendi inanç bütünlüğü içinde eriterek tevhid etmiştir. Çok farklı ırk, dil ve renkten insan, İslam’ın manevi iklimi içerisinde ümmetin hem bireysel bir üyesi hem de toplumsal bir ortağı hâline gelmiştir. Böylece gelişi itibariyle evrensel olan İslamî değerler ve yaşama biçimi, fiilen de dünyanın dört köşesinde bilinir ve yaşanır olmuştur. “İslam Ümmeti” adlı eser ümmetin, birbirlerine verdiği değeri; birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhunu gözler önüne sermeyi amaçlamakta ve bu yönüyle yeryüzündeki bütün toplumlar için model olabileceğini vurgulamaktadır. İslami olana bağlılığın, ırk, kabile ve nesepten daha üstün olduğunu hatırlatan eser, Müslüman kardeşliğinin hayatın bütün alanlarını kuşattığına dikkat çekmektedir. 00:00 İslam Ümmeti - Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz 02:36 Bir Ümmet Doğuyor… 07:47 İslam Ümmetinin Dönüşümü 13:53 İslam’dan Esenliğe… 19:35 İslam Kardeşliğinin Evrenselliği 22:07 İslam Ümmetini Parçalamaya Yönelik Saldırılar 27:58 Ümmetin Geleceği 30:47 Netice Olarak #DijitalYayınlar #SesliKitap #İslam #Ümmet #HüseyinYılmaz

  • "Irk “Bir canlı türünde aynı öz yapıyı taşıyan canlıların oluşturduğu alt bölüm” anlamına gelir. Eğer burada söz konusu insan ise ırk, etnik kökene göre yapılan bir tasniftir. Irkçılık ise; belli bir ırkı, nesebi, kökeni öncelemenin, aşırı biçimde vurgulamanın, yeryüzündeki diğer ırklara karşı bir üstünlük ve imtiyaz gerekçesi yapmanın adıdır. Irkçılık; ırk farkı güderek diğerlerini aşağılamanın, ezmenin, sömürmenin, yok etmeye kalkışmanın adıdır. Bir başka ifadeyle ırkçılık; insanın diğer bütün özelliklerini bir kenara bırakarak sadece ırkı üzerinden anlam kazandığı ya da anlamsızlaştığı sistemin adıdır. Milliyetçilik; vatan, toprak, bayrak, kültür, millî ve manevî değerleri ilelebet yaşatma arzusu anlamına geldiği müddetçe ırkçılıktan ayrılır. Ama ırkçılık bu düşüncelerin ötesinde bağnaz, tutucu, yıkıcı, dışlayıcı, zulmedici bir karakter taşır. “Irkçı, renkleri yalnızca siyah ve beyazdan ibaret gören bir ‘renk körü’dür… Irkçı, bir “günah keçisi” arar; bulduğunda ise “vurun abalıya!” der… Irkçı, uzaklaştıracağı, ötekileştireceği, kıyıya itip dışlayacağı ve nihayet mümkünse kendine kul köle edip sömüreceği bir muhatap koyar karşısına… Irkçı, sevgisiz ve müsamahasız büyümüştür. Zalimdir, insafsızdır, bencildir. Kendisini güçlü zannetse de aslında acizdir… Hiç kimse anasından ırkçı doğmaz. Irkçı doğulmaz, ırkçı olunur! Irkçılık öğrenilir ve öğretilir. Irkçılık üretilir ve aşılanır. O halde ırkçılıkla mücadele etmemiz mümkündür. Eğitime önem vererek kişilik bozukluğu ya da zihniyet problemi yaşamayan sağlıklı nesiller yetiştirmek bizim elimizdedir!” “Irkçılık” adlı eser, kör bir ideoloji olan ırkçılığa İslam’ın bakış açısını yansıtmak amacıyla kaleme alınmıştır. Eser, insana ırk üzerinden değer biçmenin dinde yasaklandığını, Allah ve Peygamber nezdinde ırk ayrımının zerre kadar itibarı olmadığını vurgulamıştır. Rabbimiz katında önemli olanın dindeki samimiyet ve sorumluluk bilinci olduğuna dikkat çekmiş, insanın insanlık onuru bakımından eşit olduğunu gözler önüne sermiştir. Eser, ırkçılık ve milliyetçilik arasındaki ayrımın farkına varmak ve İslam’ın ırka dayanan bir hiyerarşiyi yasaklamasının boyutlarını anlamak isteyen okuyucularını beklemektedir. 00:00 Irkçılık – Prof. Dr. Adnan Bülent Baloğlu 05:27 Irkçılığın tanımı 09:24 İslam’da ırkçılık var mıdır? 12:56 İlk ırkçı şeytan 17:24 Irkçılığın utanç verici tarihi 24:31 Irkçılık bugün de yaşıyor 26:24 Irkçı:narsist kişilik #DijitalYayınlar #SesliKitap #Irkçılık #AdnanBülentBaloğlu

  • Allah Teâlâ, insanı bütün mahlûkattan üstün ve şerefli kılmıştır. O’nun gönderdiği dinlerin en büyük hedeflerinden biri, insan hayatının dokunulmazlığını korumaktır. Her insan, ana rahminden itibaren yaşama hakkına sahiptir ve onun bu hakkı dokunulmazdır. Allah Teâlâ, cinayeti insanoğluna haram kılmıştır. Bütün dinler, haksız yere adam öldürmenin hem kanun önünde ağır bir suç hem de Allah katında büyük bir günah olduğu noktasında birleşir. Mensubiyeti ne olursa olsun bir kişinin öldürülmesi bütün insanlığın öldürülmesi kadar ağır bir vebaldir. Yahut hangi inanca, soya veya millete mensup olursa olsun bir insanın yaşamasına vesile olmak, bütün insanlığın yaşamasına vesile olmak kadar faziletli bir ameldir. Hayatın korunması, insanın en temel haklarındandır. Herkes bu güvenceden istifade eder. İnsanlık tarihi boyunca savaş ve çatışmaların çokluğuna dikkat çeken “Hayat Hakkı” adlı eser, hayat hakkının önemini ve dokunulmazlığını konu ediniyor. Allah’ın varlığına ve birliğine inanmanın, O’nun yarattığı şeylere saygı göstermeyi gerektirdiğini söylüyor ve “Yaratılanın, Yaratan’dan ötürü sevilmesi” ilkesine vurgu yapıyor. “Bir Müslüman, inanç açısından diğer insanlarla aynı değerleri paylaşmasa da, insanlık paydasında onlarla buluşur. Bu manada ırk, dil, renk, cinsiyet ve yaş ayrımı gözetilmeksizin bütün insanlar değerlidir ve saygı görme hakkına sahiptir." 00:00 Hayat Hakkı - Prof. Dr. İbrahim Hilmi Karslı 02:38 Hâl-i Pür Melâlimiz 09:39 Kan Dökmek: Şeytanlaşma Varılan Son Kerte 18:29 Sen Beni Öldürmeye Kalkışan da… 24:20 İnsanı Öldürmek, İnsanlığı Öldürmektir 28:58 Töre Cinayetleri ve Kan Davaları 33:59 İnsanlıktan Çıkmanın Diğer Adı: Terör 38:03 Kısasta Sizin İçin Hayat Vardır 40:38 Sonuç #DijitalYayınlar #SesliKitap #Hayat #Hak #İbrahimHilmiKarslı

  • İnsan yeryüzünün en değerli, akıllı, güçlü ve iradeli varlığıdır. Yerlerin ve göklerin sahiplenmekten çekindiği “emanet”i o üstlenmiştir. Emanet, sorumluluk demektir. Ve insan, yeryüzünde hayatın erdemli, hak ve hukuka riayetli, adaletli ve merhametli bir seyir izlemesinde sorumluluk sahibidir. Sorumluluğun olduğu yerde haktan da bahsedilir. Çünkü hak ve sorumluluk, birbirlerini tamamlayan, birbirleri üzerinden anlam bulan kavramlardır. “Hak” kavramının dilimizde çok çeşitli anlamları, dinimizde çok özel bir yeri ve değeri vardır. Hak, gerçeğe uygun olan söz ve doğru yol demektir; hakikatin kardeşidir. Hak; korunması, gözetilmesi ya da sahibine ödenmesi gereken maddi-manevi her türlü borç, görev ve imkândır. Hak; bir kişinin yetkileri, ayrıcalıkları ve diğer varlıklara karşı sabit olan görevleridir. “Hak ve sorumluluk bir terazinin iki kefesi gibidir. İnsanların birbirleri üzerindeki hakları, onların karşılıklı olarak sorumluluk alanlarını da oluşturur.” Bu doğrultuda “Hak Duyarlılığı” adlı eser, hak ve sorumluluk kavramlarının birbirleri ile olan yakın ilişkisini gözler önüne sermeyi amaçlıyor. İnsanın erdemli bir şekilde davranarak hak ve hukuka riayet etmesi, adaletli ve merhametli davranması gerektiğine dikkat çekiyor. Ancak haklar korunduğu ve yükümlülükler yerine getirildiği oranda topluma huzur ve güvenin hakim olabileceğini vurguluyor. 00:00 Hak Duyarlılığı - Dr. Muhlis Akar 01:35 Hak nedir? 05:34 Yüce Allah’ın Üzerimizdeki Hakları 08:22 Üzerimizdeki Kul ve Kamu Hakkı 16:07 Hayat Hakkı 19:01 Anne-Baba Hakkı 21:51 Çocuk Hakkı 22:47 Eşlerin Birbirleri Üzerindeki Hakkı 24:20 Akraba Hakkı 25:34 Komşu Hakkı 27:38 Yetim Hakkı 29:04 Fakir ve Yoksul Hakkı 30:38 Kardeşlik Hakkı 32:46 İş gören ve İşveren Hakkı 36:14 Diğer Canlıların Hakları 40:38 Netice Olarak #DijitalYayınlar #SesliKitap #Hak #MuhlisAkar

  • İslam kelimesi “görünen ve görünmeyen kötülüklerden arınmış olmak” ve “barış” anlamlarına gelen Arapça “selm” ve “silm” kökünden türetilmiştir. Kelime olarak “selamet ve barış alanına girmek” demektir. Müslüman ise “selameti ve barışı seçen” kimsedir. Dolayısıyla İslam, irade ve akıl sahibi kişilerin, aralarındaki kavga ve ihtilafa son verip uzlaşı ve esenliği sağlamalarını ifade eder. Selamet ve barış alanına girmek demektir. İman ise sözlük itibariyle “nefsin güven ve huzur içinde olması ve korkuların giderilmesi” anlamına gelen, “emn” kökünden türemiştir. Kelime olarak, “kalben kabullenmek” veya “şüphe duymaksızın inanmak” manalarına gelir. Dolayısıyla “iman etmek”, yegâne güç sahibine boğun eğerek ve başka güçlere karşı bu yüce güce sığınarak kişinin kendisini emniyete almasıdır. Mümin, kendisinin bütün varlık âlemiyle birlikte Yüce Allah’ın gözetimi, himayesi ve garantisi altında olduğuna inanır. İçi rahattır, kalbi ferahtır. Güven duyar, güven yayar. “Güven Toplumu” adlı eser insanların küresel ölçekte bir güven bunalımı yaşadığını, bireyler ve toplumlar arası ilişkileri sarsan hâdiselerin ardı arkası kesilmediğini ifade ediyor. Güvensizlik ve istikrarsızlık içinde yaşayan insanoğlunun samimiyetle, gönülden kopan iyi niyetlerle hayır ve güzelliğe yönelmesi gerektiğini söylüyor. Dinin, bu yönüyle insana güven aşılayan en köklü sistem olmasına dikkat çekiyor. 00:00 Güven Toplumu - Prof. Dr. Cağfer Karadaş 02:08 İslam, Barış ve Esenliktir 04:59 İman, Güven ve Huzurdur 07:29 İnanç Samimiyettir 15:05 İnsan Topluma İhtiyaç Duyar 21:30 Toplum İnanç, Hukuk ve Ahlaka Dayanır 23:32 Güven Toplumu, Birlikteliktir 30:05 Sonuç #DijitalYayınlar #SesliKitap #Güven #Toplum #CağferKaradaş

  • Hak ve adalet insanlık tarihi boyunca üzerinde en çok söz söylenen, yazılıp çizilen, görüş belirtilen iki kavram olmuştur. Bugün de geçmişten kat kat daha fazla söz konusu ediliyor. Bir şeyin yeterince var olması onu kanıksanmaya ve unutulmaya mahkûm ediyorsa, yok olması da durmaksızın anılmasına sebep olabilir mi? O halde hak ve adaletin bu kadar gündemde olması, yeryüzünde insaf ve hakkaniyetin hiç olmadığı kadar çiğnendiği bir döneme işaret etmiyor mu? Konuyu küresel planda daha da içinden çıkılmaz hâle getiren bir gerçek var. O da şu: Bu kavramları adalet yoksunlarından ziyade, yavuz hırsız misali, adaleti yok edenler dillendiriyor. İnsanlık var oldukça bir şekilde gündemde olması kaçınılmaz bir konudan söz ediyoruz. Biliyoruz ki, hak ve adalet üzerinde söylenecek hiçbir söz gereksiz olmayacak ve konuyu kapatmayacaktır. 00:00 Adalet - Doç. Dr. Halil Altuntaş 03:31 Nedir Hak? 09:34 Güncel Sorunlarda “Hak” Kavramı 12:16 Hakkın Üstünlüğü İlkesi 15:06 Hak ve Yükümlülük İlişkisi 18:10 Hakların Tasnifi 20:59 Kul Haklarının Çeşitliliği 27:23 Adalet Nedir? 35:29 Siyasal Otorite ve Adalet 39:09 a. Hukukta Adalet 44:58 b. İktisatta Adalet 47:14 Hayat Parçalanamazsa Adalet de Parçalanamaz #DijitalYayınlar #SesliKitap #Adalet #HalilAltuntaş