Episodes
-
Üç Anahtar evlere temizliğe gelen Totaliter Temizlikçi Ablalar’a,
Yedisi ahşap yataklarında Ersin Möble çalışanları ve Adil Abi’ye,
Dokuz Anahtar Azgın Ustalar’a, azacaklar ne yazık.
Bir Anahtar kanallar içindeki Amsterdam’da,
Yeni evinde oturan Mert’e...
Hepsine hükmedecek Bir Anahtar, hepsini o bulacak,
Hepsini bir araya getirip kapıları çilingire ihtiyaç kalmadan açacak,
Kanallar içindeki Amsterdam’da...Cover Art: Time Travellers - 1980 | Peter Knifton
-
Sizce okşayarak kullandığımız mobilyalar bize kaç dilek hakkı verir? 2?… 3? Dilek hakkı vermek yerine, elektronik cihazlarımızı şarj etseler nasıl olurdu? Mert geçenlerde bir masayı okşadıydı… Belki bizimle deneyimlerini paylaşır. Peki “okşadıydı” mı yoksa “okşamıştı” mı? İnsanlık tarihinin bu en gereksiz sorusuna cevap ararken, geçmiş zamanın konu ile ilgili düşünceleri bizi bir hayli gerdi:
“Şimdi tabi kimse kusura bakmasın ama ben sizin yapacağınız dili s*keyim... Allah sizin teker teker belanızı versin, Allah sizin belanızı versin… ALLAH SİZİN BELANIZI VERSİN!! Beni yarım saat orada 2 köylünün ağzına sakız ettiniz. Şimdiki zamanından geniş zamanına… Dönen tekmesinden uçan sırtına… Enseleriyle bile… Vücutlarının her zerresi ile adamlar cümle kurmaya çalıştı, bir kişi demedi ki “Geçmiş zamancığım yardıma ihtiyacın var mı?” Çığlıklar, yardım çığlıkları Allah’ın belaları! Bir kişi be, bir kişi!! Ben bu dilden değil miyim ya? Ben bu dilden değil miyim ya?? Bir kişi gelip de “Napıyorsun sen burada?” demedi. Neredeyiz biz? Aynı dilde değil miyiz? İlhami abi, sen söyle ben başka bir dilde miyim? He, başka bir dilde mi kullanıldım ben? Uzaklarda mı kullanıldım geldim? Aynı dildeyiz be... Aynı uçaktayız be… Aynı uçakta Boston’a gidiyoruz be… Bu uçak düşse de kurtulsam... En azından dandik sandviç yerine, güzel bir helva yerim be… Yazıktır, ayıptır be.”
Cover Art: Lord of The Green Planet - 1967 | Frank Kelly Freas
-
Episodes manquant?
-
Karavan kiralamayın. Kiralarsanız, Longoz Ormanları’na gitmeyin. Giderseniz, Google Maps kullanmayın. Kullanırsanız, kendinizi Longoz Ormanları yerine, Sisli Vadi’de bulabilme ihtimaliniz çok yüksek. Bütün bunlar yaşanırken, bir de karavana sıçmayın. Aslına bakarsanız tekneye falan da sıçmayın. Sıçmak için bildiğiniz, güvendiğiniz ve “Seviş Friendly” sertifikasına sahip otelleri, ve o otellerin tuvaletlerini tercih edin. “Seviş Friendly” sertifikası sizlere güveni, huzuru ve her türlü rahatlığı vadediyor.
Cover Art: Nightside City by Lawrence Watt-Evans - 1989 | David Schleinkofer
-
Bu bölüm için yaptığımız kayıt bittiğinde ortak düşüncemiz şöyleydi: “Abi çıldırıcam, yemin ediyorum aklımı oynatıcam. 20 dakikada nereden nereye geldi bölüm… A*ına koyayım, müthiş oldu gerçekten!!”
Mert ve Cansın, otellerde 3 havludan uzak durulması gerektiğini söylüyor; Duş havlusu, el havlusu ve göt havlusu… Ancak, eğer siz de Can gibi daha önce “Göt havlusu” gördüyseniz, Can’ın #GötHavlumaDokunma çağrısına destek vermeyi unutmayın.
Cover Art: Enigma from Tantalus, Amazing Stories - 1964 | Ed Emshwiller -
Mert neden korona kaptı? Ne için kaptı? Nasıl kaptı? Bunu izaha gerek yok. Dinlediniz… Bir şekilde kaptı! Ama kapmamış da olabilir… Kapmışsa kapmıştır, kapmamışsa kapmamıştır… Beklenen aşı… uzakta değildir. Korona kaptı da, sonradan kapmadı mı dedik? Bunlar bir takım uydurma laflardır. Sahi ya… Mert neden korona kaptı? Nereden kaptı lan Mert bu virüsü?!
Cover Art: Twelve Months And A Day, Fantastic Universe - 1960 | Ed Emshwiller -
Bu bolümde dinleyecekleriniz tedavi tavsiyesi değildir… Hele hele yatırım tavsiyesi hiç değildir. Ama illaki bir tavsiye istiyorsanız, ve hala dinlemediyseniz, Ünal Aypaz’ın muazzam Cheri Cheri Lady cover’ını dinleyin… Gününüz 10 kat güzelleşsin. Hatta CHERI yazıp 4632’e SMS göndermeyi de deneyin. Belki bir şeyler olur.
Cover Art: Star Guard by Andre Norton, Ace Books - 1956 | Ed Emshwiller -
“Bu bölümü sizlere nasıl anlatmalı, nasıl tanıtmalı?” diye düşündük... Ortaya tıpkı bu bölüm kadar saçma bir dörtlük çıktı;
Alışmamış götte don durmaz...
Hamsiden kolonya olmaz.
Ne ana kucağı, ne baba ocağı...
İnsan bildiği tuvaletinin dışında huzur bulmaz.Cover Art: Earth’s Last Fortress, Ace Double - 1960 | Ed Emshwiller
-
Covid-19 aşısının bulunduğu 2020’nin bu son günlerinde, otobüslere bedava binmeye devam eden yaşlı bireyler, gerek otobüslerde, gerekse de hayatın her alanında kutsal meslekleri olan “Genç bireyleri yerinden etme” görevlerine tam gaz devam ediyor. Bu zulme “Dur” diyebilecek tek kişi ise tahmin edebileceğiniz gibi Can...
Cover Art: Slavers of Space, Ace Books D-421 - 1960 | Ed Emshwiller
-
Bu bölüm bize ve size bir şeyi çok net bir şekilde öğretti. Üzülerek fark ediyor ve söylüyoruz ki ne Mert, ne de Cansın evcil hayvan bakabilecek yeteneğe maalesef sahip değilmiş. Bunun nedeninin Cansın’ın bebekken yaşadığı bi’ acayip “yuvarlanma” kazası ve bunun onda yarattığı travma olduğunu düşünüyoruz. Mert’e gelince… Mert bakamıyor çünkü… yani… o Mert. Sonuç: Evcil hayvanınıza bakma konusunda aradığınız çözüm ortağı sanki Can gibi. (Aslında Can’da ekibin geri kalanından pek farklı değil ama Sema’dan dolayı kazanıyor.)
Cover Art: Lady of Space, Venture Science Fiction - July 1958 | Ed Emshwiller
-
Şimdi gözlerinizi kapatın ve Mert’in Can’dan hem daha çok konuştuğu, hem de daha çok küfür ettiği bir bölüm hayal edin... Böyle bir şeyi gerçekten hayal ettiyseniz bu bölüm tam size göre. Ancak bizden size bir dost tavsiyesi: En kısa zamanda, Linkedin profilinde, yapmakta olduğu mesleği tam da Cansın’ın istediği gibi açık ve net bir şekilde yazan bir psikoloğa görünün. Sonuçta kim böyle bir şeyi hayal eder ki?
Cover Art: The World in the Juke Box, Infinity Science Fiction - August 1956 | Ed Emshwiller
-
Felaket tellallığı yapan bireyler, eritilmiş Cheddar peyniri veya toz Antep fıstığı gibidir. İsteseniz de istemesiniz de karşınıza çıkıyor. Kendilerine 1.5 porsiyon Kuş-Kaş pide verin ve hayatınızdan çıkartın. Kaybolduğunu düşündüğünüz kulaklıklarınızı kışlık montunuzun cebinde bulmak ise, leğen ile boza almaya benzer. Yarattıkları mutluluk seviyesi eşittir. Ama bozayı almadan önce fiyatını sormayı unutmayın. Tatlar kaçabilir, cüzdanlar boşalabilir.
Cover Art: Mind Mate, Amazing Stories - July 1964 | Ed Emshwiller
-
“Tık... Tık... Tık... Sayın Türkstar Fatih, lütfen açar mısınız efendim kapıyı?” Kupon toplayarak en fazla ne alabilirsiniz? Poster?... Bardak?... Araba?... Eurovision’da birincilik? Cansın biriktirdiği kuponları Hepsi grubunun tekrar birleşmesi için harcarken, Mert ise yerlerin kaymamasından şikayetçi.
Cover Art: The Magazine of Fantasy and Science Fiction - March 1963 | Ed Emshwiller
-
Babaannelerimizin son derece gereksiz ırkçı hikayeleri, ölümden dönen çocuklar, kırılmayan kollar ve kesilemeyen tırnaklar. Bilmem kaçıncı denemeden sonra kayıt edebildiğimiz bu bölüme, hem sevgimizi, hem batıl inançlarımızı, hem de moleküllerimizden bir miktar koyduk... Üstüne de biraz sarı leblebi.
Cover Art: Super-Science Fiction - February 1959 | Ed Emshwiller
-
Herkesin kendi ekşi mayalı lahmacununun peşinde olduğu şu günlerde, adeta yılbaşı gecelerinin vazgeçilmez lezzeti “Karışık Lüx Kuruyemiş” tadında bir bölüm. Küfürler, sinekler ve “yani” ler havada uçuşuyor. Seramikten yapılan boy boy ürünler, devamı gelmeyen bi’ acayip rüyalar ve mevsiminde toplanıp afiyetle yenilen margarinler...
Cover Art: Thrilling Wonder Stories - 1955 | Ed Emshwiller
-
Bu bölüm evli evinde, köylü köyünde. Tuvalet kağıdı bulmakta sıkıntı çektiğimiz şu günlerde, Amsterdam’da Mert’in sürekli selası okunuyor. Berlin’de Cansın yumurtalarla konuşurken, evde vakit geçirmeyi çok seven Can’a da, WhatsApp aile grubundan şöyle bir mesaj geliyor: “中国医生解释了他们如何成功击败冠状病毒。”
Cover Art: Galaxy Science Fiction - September 1954 | Ed Emshwiller
-
Adeta altın günü tabağı gibi bir bölüm: Zekalı ama amele olmak isteyen robotlar, kardeşi kardeşe kırdıran moshpitler, ortalıkta kol gezen hastalıklar ve bu hastalıklarla hiç alakası olmayan kocakarı ilaçları... Kafalar çok karışık, 2020 çok sert.
Cover Art: Ace Books D-311 - 1958 | Ed Emshwiller
-
Çok basit bir kural vardır: İnternet’te her şey aratılmaz. Mesela “Merkin ne demek?” diye arama motoruna sormayacaksınız. Aynı şekilde Urban Dictionary’de de, Johnson’un anlamına bakmayacaksınız. Eğer bizi dinlemediyseniz ve bu söylediklerimizi dikkate almadıysanız size son bir tavsiye: Taksideyken Shazam açmayın... Uyarması bizden.
Cover Art: Infinity Science Fiction - October 1957 | Ed Emshwiller
-
“O bir hademe! Hayır o bir hasta bakıcı! Hayır hayır o Mustafa Abi!!” Eğer iyi bir birey olursanız, burçlara ve Merkür Retrosu’na inanmazsanız, bir gün siz de Mustafa Abi’yi görebilirsiniz.
Cover Art: One Against Herculum - 1959 | Ed Emshwiller
-
“Siyah Cuma” gününde yapılan indirimler, “Atatürk’e Benzeyen Adam” tadında… Aradık, taradık öyle bir şey bulamadık. Maalesef hem Can’ı, hem de Cansın’ı bu sene de bulaşık makineleştiremedik… Mert zaten kağıt tabak kullanıyormuş. O yüzden onun tuzu kuru…. Bir dakika… Cansın mı? Cansın da kim?
Cover Art: Galaxy Science Fiction - August 1952 | Ed Emshwiller
-
Bulantı Turizm’in siz çok değerli misafirleri... Hoş geldiniz. Eski bir Halloween atasözü der ki: “Adabı vardır bahşiş bırakmanın... Önce ne kadar bıraktığını bileceksin, sonra kime bıraktığını.” (Bize sorarsanız %10 verip geçin.) Hepinize iyi yolculuklar dileriz.
Cover Art: Out of this World #16
- Montre plus