Episodes
-
Bu güzel projemizin bugün itibariyle sonuna geldik. Pandemi gibi olumsuz bir koşulda kendi sanatımızı icra edebilmek bizi ayrıca gururlandırıyor. Tüm amatör ve lise tiyatrolarının yaşadığı zorlukları bizzat deneyimledik ve umuyoruz ki bu podcast tiyatronun direnişinin bitmeyeceğinin bir nişanesi olacaktır. Yaşasın tiyatro!
Yapımda ve yayında emeği geçen başta Bertan, Umut, Arda, Busenur, İpek, Sude, Damla, Bedri ve Gökay olmak üzere tüm ekibe sonsuz teşekkürler!
OOOOOOOOOOOOOO
ŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞ
1-2-3
İ-AL-Tİ-YAT-ROOOOOOOO
İyi ki varsınız!
-
Lysistrata, Lysistrata (Aristophanes, Komedya, M.Ö 411)
Erkekler savaşa son vermeyi başaramayınca Lysistrata’nın aklına işi kadınların eline alıp barışı zorlamaları düşüncesi gelir. Önce erkeklerle sevişmeyi reddedecekler, sonra Akropolis’i sonra Parthenon’da saklanan devlet yedek akçesini ele geçirecekler ve Atina’nın savaş gücünü çökerteceklerdir. Lysistrata kadınları bir araya toplar, Spartalı Lampito ile diğer düşman devletlerden gelen kadınlar da bunlar arasındadır. Kadınlar ilk önce gönülsüz davransalar da Lysistrata’nın planını benimser, onu gerçekleştirmeye ant içerler.
Tirat, yöneticilerden biri olan Probulos’a kadınların öncüsü olan Lysistrata’nın isyan ettiği sahnedir.
Lysistrata: İlke Dilmaç
-
Episodes manquant?
-
Biff, Satıcının Ölümü(Arthur Miller, 80'ler, Trajedi)
Biff, yetenekli bir Amerikan amatör futbolcusudur. Ancak son zamanlarda özgüvenini kaybetmiş ve çalıştığı işten yakınmaktadır. Willy ise yaşlanmış bir satıcıdır.
Oyun, işinden kaynaklı Texas'a gitmiş olan Biff'in evine (New York'a) dönmesiyle başlıyor. Babası Willy onu hep yüksek merciilerde görürken Biff hem mütevazi kişiliği hem de özgüvensizliğinden kaynaklı kendini, bu kadar güçlü görmemektedir.
Çatışma kısmına gelirsek, Biff işinden yakınırken üstüne üstlük babasının başka bir kadınla olduğunu görüyor, babasından nefret etmeye başlıyor ve evi terk etmekten başka bir çözüm bulamıyor. Artık kendini bir hiç olarak gören Biff, tiradında da bunu açıkça gösteriyor.
Biff:Atacan AKTÜRK -
Sivrisinek-Don Cristobita ve Dona Rosita'nın Acıklı Güldürüsü(Federico Garcia Lorca, 1928, Grotesk Melodram)
Don Cristobita ve Dona Rosita'nın Acıklı Güldürüsü, saray komedyası diyebileceğimiz halk hikayelerinden oluşmuş , şenlik zamanlarında saraylarda oynanan bir oyundur.
17.yüzyılda İspanya'da geçen oyunda ana karakter Dona Rosita, Cocoliche adlı adamla evlenmek istiyordur. Fakat zengin ve kaba Cristobita, Rosita ile evlenmek istemektedir. Şehir dışında olan Rosita'nın eski sevgilisi Currito'nun da geri gelmesi ile trajikomik hikaye devam eder.
Tiratta Sivrisinek, soytarı diyebileceğimiz enerji ve heyecan dolu fantastik bir karakterdir. Sivrisinek, seyircileri oyuna çekmeye çalışıyordur.
Sivrisinek:Emircan Aktürk -
Brick, Kızgın Damdaki Kedi (Tennessee Williams, Dram, 1955)
Ölüm, alkolizm, aldatma, eşcinsellik ve yalnızlık gibi konuları tek bir akşama, tek bir çatının altına sığdırmayı başaran ve gösterime girdiği yıl dram dalında Pulitzer Ödülü kazanan bu oyun, başta Brick ve Maggie olmak üzere, doğum günü kutlaması amacıyla toplanmış üç kuşaklık bi ailenin bireyleri arasındaki hasta ilişkileri gözler önüne seriyor.
Oyunun sonlarına doğru yer alan bu sahnede ise Brick Koca Baba'ya neden uzun süredir avare bir halde olduğunun kendince doğru olduğunu inandığı açıklamasını yapıyor.
Brick: Umut Çetin
Koca Baba: Arda Öztuksavul -
Newton, Fizikçiler (Friedrich Dürrenmatt, Grotesk Hiciv Komedya, 1962)
Fizikçiler, 2. Dünya Savaşı yıllarında bilim insanlarının bilimden çok orduya hizmet etmesini eleştiren bir komedyadır.
Oyun bir akıl hastanesinde ikisi ajan üç fizikçiyi ve kötü ellere düşerse tüm insanlığın yok olmasına sebep olabilecek gizli bir formülü konu almaktadır.
Tiratta gizli formülü ele geçirmek üzere akıl hastanesine sızmış ve deli taklidi yapan bir ajan olan Newton, ifşa olmamak için polis memuruna bilimin yanlış ellere düşmesinden dert yakınmaktadır.
Newton: Alp Fındık
Komiser Richard: Atakan Talha Yücel
-
Winston, Ada (Athol Fugard, Trajedi & Dram)
Oyun Afrika’da mahkûmların gönderildiği Robben Adası'nda geçiyor. Hücre arkadaşı olan John ile Winston mahkûmlara yapılacak gösteride oynamak üzere Sophokles’in Antigone’sini oynamaya karar verirler. Ancak gardiyanlarla yaşadıkları sıkıntılar ve hapishanenin örseleyici şartları yüzünden oyuna hazırlanmak kolay değildir. Fakat her sıkıntıya rağmen çalışıp Antigone’yi oynarlar. Oyun bu temsille biter.
Oyunun “gerçek yaşam öyküsünden çıkılarak doğaçlama yoluyla oluşturulmuş olması ve Winston rolünün gene bu olayları yaşayan Winston Tshona tarafından oynanması, karakterlerin yönelişlerini daha gerçekçi kılar. İşte bu yöneliş içersinde John, bir gün nasılsa hapisten çıkacağını bildiğinden, içerde bu baskıcılara karşı bir şeyler söylemek ister. Bunun da en güzel yolu, söylemek istediklerini, hapishanede düzenlenecek bir gecede Antigone oyunuyla söylemektir. Bu amaçla John ve Winston çalışmaya taşlarlar. Ne var ki Winston ömür boyu orada kalacağını bildiğinden, bir şeyler söylemenin gerekliliğine inanmaktadır.
Winston gerek müebbet yemiş olmanın verdiği boş vermişlik, gerekse Antigone oynamanın amacını tam anlamıyla kavrayamadığı için sürekli John’a karşı çıkar. Çünkü ona göre kendi yaşamını ve Antigone’yi karşılaştırdığında önemli olan kendi somut gerçekliğidir.
Winston: Serdar Gökmen
-
Medea, Medea (Euripidea, Antik Yunan Tragedyası, MÖ 431)
Medea aşkı için ailesinden, vatanından vazgeçer ve kardeşini vahşice öldürür. Ancak bunun karşılığında aldığı kocasının ihanetidir. Bu aldatma onu korkunç bir intikam planına sürükler.
Peki intikam hırsı uğruna çocuklarının canını feda mı etmeli yoksa onları da alıp Atina'da güvende mi kalmalı?
Medea'nın kendi içindeki çatışmada çocuklarına olan sevgisi mi yoksa intikam hırsı mı galip gelecek? Gelin hep birlikte öğrenelim!
Medea: Öykü Polat
-
Medea, Medea (Euripides, Antik Yunan Tragedyası, MÖ 431)
Efsaneye göre, Güneş Tanrısı Helios'un torunu Gürcü Prenses Medea, babasından Altın Post'u çalmaya gelen Jason'a, kalbine saplanan Eros'un okuyla aşık olur. Bunun etkisiyle sevgilisine yardım edip Yunanistan'a kaçabilmek için kardeşini parçalayarak öldürür. Fakat kendisi için vatanını ve ailesini terk eden Medea'nın ödülü, kocası tarafından aldatılmak olacaktır.
Efsane, zamanın ilerlemesiyle farklı şekillerde yorumlanmış; Antik Yunan'da ayıplanan büyücü, modern dünyanın feminist sembollerinden birine dönüşmüştür.
Euripides'in eseri, bu ilk tasviri güçlendirmek adına yazılmıştı. Halk Medea'dan öylesine nefret ediyordu ki o zamanlarda çok şey ifade eden soyluluğu bile elinden alındı; oyunda sıradan bir insan olarak anlatıldı.
Günümüz Dünyası'nda Medea, hangisidir? Oyunun da üstüne kurulduğu intikam planını dinleyin ve siz karar verin!
Medea: Azra Erbilgin
Koro: Aysu Yılmaz , Ece Öntarhan, Elis Erdoğan, Nilsu Baramuk, Öykü Akçu, Yağmur Gürleyen
-
Paulina, Ölüm ve Kız (Ariel Dorfman, Modern, Epik 1990)
Oyun, Şili'de diktatörlük dönemi sonrası kırılgan bir demokrasiye geçişin güçlüklerini yaşayan bir ülkede barışçıl bir adaletin mı yoksa intikam arzusuyla öç almanın mı daha etkili olduğunu sorgulatmayi amaçlar.
Ölüm ve Kız, özgürlüklerine kavuşmaya başlayan zamanın direnişçileri Avukat Gerardo Salaş ve eşi Pauila Salaş'ın medeniyetten uzak deniz kıyısındaki evlerinde yaşamlarını sürdürürmeye çalışmalarıyla başlar. Fakat kaderin cilvesidir ki gece yarısı karşılaştıkları yabancı, Doktor Roberto Miranda, Paulina'da şüphe uyandırır. Diktatörlüğün süregeldiği zamanlarda kendisine tecavüz, işkence gibi travmatik olayları yaşatan anonim kişinin kendisi olduğundan şüphelenir.
Tiratta, Paulina'nın içinde biriktirdiği nefret ve intikam duygusuyla Roberto'nun kaderine karar verme süresinden bir kesittir.
Paulina Salaş: Selin Erle
Yardımcı karakter:
Roberto Miranda: Umut Çetin
-
Ulrike Meinhof, Ben Ulrike Bağırıyorum (Dario Fo, Grotesk Hiciv Komedya, 1981)
Ulrike Meinhof, 1972 yılında hapishaneye kapatılan bir gazetecidir. Hücresinde ölü bulunduğu 1976 yılına kadar 4 yıl boyunca psikolojik ve fiziksel işkenceye maruz kalan Meinhof, ölmeden önce son kez beyaz hücresinde büyük patronlara ithafen bir konuşma yapar.
Ulrike Meinhof: Dilay Erkek
-
Kadın, Kadın Oyunları (Dairo Fo, Grotesk Hiciv Komedya,1981)
Kadın Oyunları, toplumdaki kadın rolünü eleştiren bir kara komedyadır.
Oyun bölüm bölüm oluşmakta ve her bölümde farklı bir kadın anlatılmaktadır. Bu bölümlerde işçi kadına, kahraman kadın, mahkûm kadına, tecavüze uğrayan kadına tanık olacaksınız. Kısacası bu oyunlarda içimizden birilerine tanık olacaksınız.
Tiratta kadın karakteri işe gitmek için uyanır ve anahtarını kaybettiğini fark eder. Anahtarı nereye koyduğunu hatırlamak için dün gece kocasıyla yaşadıklarını düşünerek kendi kendine konuşur. Aynı zamanda bebeğine mamasını hazırlar.
Kadın: Aysu Yılmaz
Hazırlayan: Bertan Korkmaz
-
Sonya, Vanya Dayı (Anton Çehov, Dram, 1897)
Vanya Dayı toplum ahlakını, başarısız insanların toplum tarafından yüceltilmesini ve insan ahlakını eleştiren bir dramdır.
Oyun, çiftlik evinde düzenli fakat zorlu hayat süren Vanya dayı ve Sonya’nın kazandıkları tüm parayı gönderdikleri profesörün işini bırakıp eşiyle çiftlik evine dönmesiyle bozulan düzeni ve hayal kırıklıklarını konu almaktadır.
Tiratta profesör ve eşi başka bir yerde yaşamaya karar verip gittikten sonra Sonya, dayısını ümitsiz bir şekilde aynı hayat düzenine geri dönüp dinlenecekleri zaman geleceğine dair onu teselli etmeye çalışmaktadır.
Sonya: Esra Abacılar
-
Juliet, Romeo ve Juliet (William Shakespeare, 1597, Klasik Dönem Tragedyası)
İki düşman ailenin çocukları Romeo ve Juliet birbirlerine aşık olurlar. Romeo’nun, Juliet’in kuzeni Tybalt’ı öldürmesi üzerine, kızını evlendirmek isteyen Capulet, kızının Tybalt için daha fazla üzülmesini önlemek için bu konuda daha erken davranmaya karar verir. Evlenmek istemeyen Juliet için rahip bir karışım hazırlar. Juliet, bu karışımı içince adeta bir ölü olup birkaç saat sonra mahzende uyanarak Romeo ile kaçmayı planlar. Juliet’in odasından onun biraz sonra uyuyacağını düşünen annesi ve dadısı çıkar. Juliet karışımı içmeye hazırlanır.
Juliet: Irmak Özgözükara
-
Nina, Martı (Anton Çehov, Drama, 1896)
Anton Çehov'un 1895 yılında yazdığı, ilk kez 1896 yılında sergilenen 4 perdelik drama türündeki tiyatro oyunudur.
Oyun, dört ana karakter arasındaki romantik ve sanatsal çatışmalar etrafında geçer. Bu karakterler; ünlü bir aktris olan Arkadina, deneysel oyun yazarı oğlu Treplev, başarılı bir aktris olup şöhrete kavuşmak isteyen Nina ve ünlü yazar Trigorin'dir. Göl kenarındaki çiftlikte bir araya gelen farklı karakterlerdeki bu kahramanların tek ortak noktası sanattır.
Tiratta Nina, ünlü bir aktris olma hayaliyle gittiği Moskova'dan döndüğünde Treplev'e Moskova'da geçirdiği iki yılda içinde bulunduğu ruh halini ve orada Trigorin'le birlikte yaşadığı süre zarfı boyunca yaşadığı olumsuzlukların tiyatroya olan bakış açısına ve sahnedeki başarısızlığına olan etkisini anlatır.
Nina: Ece Özkan
-
Tutuklu, İçerdekiler (Melih Cevdet Anday, Modern Dönem, 1965)
İçerdekiler, "düşünce suçu" kavramını irdeleyen ve okuyucuya "Kim içerde, kim dışarda?" sorusunu sorduran bir oyundur.
Bir öğretmen, mevcut iktidarın söylemine karşı politik bir bildiri dağıttığı gerekçesiyle gözaltına alınır ve tutuklama kararı olmaksızın siyasi şube başkomiseri tarafından 345 gün boyunca baskı altında sorgulanır. Eşiyle görüşme şansını yakaladığında karşısına çıkan baldızı olunca, psikolojik boyuta geçilir. İzleyici kimin hangi durumda haklı ya da haksız olabileceğini sorgulamaya başlar.
Tutuklu: Talha Güler
-
Kadın, Kadın oyunları (Dario Fo, Grotesk Hiciv Komedya, 1981)
Oyun, geçen gün kocası ile kavga ederken anahtarını kaybeden ve bir sonraki gün bir nevi beyin fırtınası ile anahtarın nerede olduğunu hatırlamaya çalışan bir kadını konu alır.
Evlilikten bıkan kadının kocasına karşı sövüşlerini dinlerken bir yandan da bebeğin beşiğini sallayarak olayları bebeğine anlattığını duymaktayız.
Kadın: Zeynep Karadaş
-
Lysistrata, Kadınlar Savaşı (Aristofanes, Tragedya, Antik Yunan, MÖ 411)
Kadınlar Savaşı, tiyatro tarihindeki ilk savaş karşıtı oyunlardan birisidir.
Erkeklerin savaştan dönmemelerinden usanan kadınların, Lysistrata önderliğinde bu duruma son vermek için yaptıklarını konu almaktadır.
Lysistrata, oyunun ana karakteridir ve güçlü kadın imajıyla öne çıkmaktadır.
Lysistrata: Hazal Hastürk
-
Sivrisinek, Don Cristobita ile Dona Rosita’nın Acıklı Güldürüsü (Federico Garcio Lorca, Grotesk Melodram, 1928)
Don Cristobita ile Dona Rosita’nın Acıklı Güldürüsü , Federico Garcio Lorcanın yazdığı bir kukla oyunudur zamanla tiyatroya uyarlamıştır. Oyun 3 genç aşığın Dona Rosita ile evlenme çabalarını anlatmaktadır.
Sivrisinek karakteri ise oyunun anlatıcısıdır. Öncelikle bize tiyatrosunun yaşadıklarını anlatır sonrasında ise oyunu sunar.
Sivrisinek: Nilsu Baramuk
Küçük Hanım: İpek Aydın
Delikanlı: Ege ÇakırelMusic: "Two Moon’s Inn" by Derek Fiechter
-
Başkan, Yaşlı Hanımın Ziyareti (Friedrich Dürrenmatt, Grotesk Kara Komedya, 1956)
Kişiyi, kendi doğru ve yanlış anlayışının derinliklerine iten Yaşlı Hanımın Ziyareti, kapitalizmi eleştiren bir kara komedyadır.
Oyunda, maddi açıdan çok büyük yokluktaki kasabaya gelen eski bir kasaba sakini Klara'nın -ki kendisi aşırı aşırı zengindir- ziyaretiyle beraber yanında getirdiği değişim anlatılmaktadır.
Bu tiratta kasabanın belediye başkanı kasabaya gelen milyoner Claire Zachanassian’ı kasabaya bağış yapmaya teşvik ettirmek amacıyla bir hoş geldin konuşması yapar.
Başkan: Bedri Yiğit Erkul
Alfred Ill: Ayşegül Kaya - Montre plus