Bölümler
-
Bu bölümde, hafızanın varoluşunu sürdürme biçimlerine dair derin bir keşfe çıkıyoruz. Belleğin mekânda nasıl şekillendiği, zamanla nasıl dönüştüğü ve mekânın hafızada bıraktığı izlerin toplumsal ve bireysel yaşamlardaki etkisini ele alıyoruz.
-
Bu bölümde, gerçeklik kavramına olan bakış açısının doğruluğunu kaybetmeden gelişime odaklanmanın ve yalnızlığın öneminden bahsettim.
-
Eksik bölüm mü var?
-
Bu bölümde, kültürler arası etkileşim ve anlayışın derinliklerine dalarak, kültürel görelilik ve etnosentrik davranış kavramlarını inceliyoruz. Kültürel görecelik, her kültürün kendine has değerlerini ve perspektiflerini anlamamızı sağlarken, etnosentrik davranış kendi kültürümüzü diğerlerine üstün görme eğilimimizi nasıl şekillendirir? Böcek yemenin ahlaklı olup olmadığından, dillerimize yerleşmiş kültürel aktarım örneklerine kadar geniş bir yelpazede ele aldığımız bu bölümde, insan haklarına aykırı olmayan durumlarda diğer kültürlerin perspektiflerini nasıl daha açık fikirli bir şekilde değerlendirebileceğimizi keşfedeceğiz.
-
Bu bölümde, altruizmin derin ve zengin yapısını keşfedeceğiz. Altruizm, sadece bir eylem değil, insanın temel varoluşsal deneyiminin bir yansıması olarak da görülebilir mi? Eylemlerimizde ve ilişkilerimizde nasıl ifade ediyoruz bu derin ilkeyi? Altruizm ve egoizm arasındaki ince çizgide nerede duruyoruz ve bu dengeyi nasıl sağlıyoruz?
"İnsan, deneyimlemenin zorunluluk eylemi içerisinde, belirsiz zaman kartı ile doğan ve doğduğu süreçten itibaren kaydettiklerini bu kartta depolayan bir kamera gibidir. Kültür, aile yapıları, genetik faktörler ve kullandığı diller bu kameranın ekranına yansıyan filtrelerdir. Bu filtrelerin olası bariyerleri içerisinde doğru düşünce yolculukları yapmak isteyenler bilincin bucaksızlığı ile, her bir filtrenin getirdiği duvarlara diğerlerini görmek için birer pencere açabilirler."
-
Toplumla birey arasındaki ilişki, bireyin toplumsallaşma sürecinde kendi özelliklerini toplumun nesnelliğine uydurmasıyla şekillenir. Bu süreç, bireyin topluma uyum sağlamasını kolaylaştırabilir, ancak aynı zamanda bireyin benliği ile toplumun beklentileri arasında çatışmalar mevcut olabilir. Toplum, bir ölçüde, uyumsuz bireyleri dışlayarak veya yargılayarak bütünlüğünü korumaya çalışan bir mekanizmadır.
-
Gözlerimizi kapattığımızda gördüğümüz karanlık ile içsel zorluklar arasındaki derin bağlantıyı keşfetmeye odaklanıyoruz. Bireysel varlığımızın toplumdaki dev aynalarda yansıma bulan bir başka ışık kaynağı olabileceğini unutmadan, stoa felsefesinin rehberliğinde içselliğimize göstereceğimiz özenin, nasıl dış dünyamızı etkileyebileceğini konuşuyoruz.
-
Bu bölümde fiziksel varlığımız ve zihnimizin işlem hacmi ile kıyaslanan maddesel halimizin arasındaki farkları ve zaman felsefesi ile aralarında köprü kurarak bilgelerin aydınlattığı cümle yollarında ilerlemeye çalıştık.
-
Bu bölümde benlik algımızın kendi sorgulama menzilimizle bağlantı düzeyi üzerine konuştuk
-
İlk podcast bölümünde uyumsuzluğun neden bir tür tehlike olabileceğini, bunu barındıran için yaşamsal sıradanlık döngüsüne zarar verme potansiyeli üzerinde bazı noktalara değindim.