Episodi
-
Kaldıraç Akademi'nin Şubat - Mart programı gerçekleştikçe bu çalma listesi üzerinden takip edebilirsiniz. Derslere kayıt ve bilgi için [email protected]'a mail atabilirsiniz.✔️Tarihin akışında; emperyalizm ve Türkiye | izzettin Önder✔️Kapitalist Uygarlık Krizi: İnsan(lık) Hal(ler)i ve Çürüme | Temel Demirer ⏳Sınıf Mücadelesi ve Kültürel Simgeler | Yücel Demirer ⏳Postmodernizme veda: Sınıf, yeniden | Sibel Özbudun
-
Kaldıraç Akademi'nin Şubat - Mart programı gerçekleştikçe bu çalma listesi üzerinden takip edebilirsiniz. Derslere kayıt ve bilgi için [email protected]'a mail atabilirsiniz.✔️Tarihin akışında; emperyalizm ve Türkiye | izzettin Önder✔️Kapitalist Uygarlık Krizi: İnsan(lık) Hal(ler)i ve Çürüme | Temel Demirer ⏳Sınıf Mücadelesi ve Kültürel Simgeler | Yücel Demirer ⏳Postmodernizme veda: Sınıf, yeniden | Sibel Özbudun
-
Episodi mancanti?
-
Bülent Bilgin'in sunumuyla 6 hafta süren ve sınıflı toplumların oluşumundan başlayarak ‘Taş devrinden yeni binyıla, insanlık tarihi’ dersi "antik dünya", "orta çağlar", "büyük dönüşüm", "altüst olan dünya" alt başlıklarını da içeren dersliğin tamamını bu oynatma listesinden izleyebilirsiniz. Son ders kaydı ilerleyen günlerde buraya eklenecektir.
Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz
-
Bülent Bilgin'in sunumuyla 6 hafta süren ve sınıflı toplumların oluşumundan başlayarak ‘Taş devrinden yeni binyıla, insanlık tarihi’ dersi "antik dünya", "orta çağlar", "büyük dönüşüm", "altüst olan dünya" alt başlıklarını da içeren dersliğin tamamını bu oynatma listesinden izleyebilirsiniz. Son ders kaydı ilerleyen günlerde buraya eklenecektir.
Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz
-
Bülent Bilgin'in sunumuyla 6 hafta süren ve sınıflı toplumların oluşumundan başlayarak ‘Taş devrinden yeni binyıla, insanlık tarihi’ dersi "antik dünya", "orta çağlar", "büyük dönüşüm", "altüst olan dünya" alt başlıklarını da içeren dersliğin tamamını bu oynatma listesinden izleyebilirsiniz. Son ders kaydı ilerleyen günlerde buraya eklenecektir.
Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz
-
Bülent Bilgin'in sunumuyla 6 hafta süren ve sınıflı toplumların oluşumundan başlayarak ‘Taş devrinden yeni binyıla, insanlık tarihi’ dersi "antik dünya", "orta çağlar", "büyük dönüşüm", "altüst olan dünya" alt başlıklarını da içeren dersliğin tamamını bu oynatma listesinden izleyebilirsiniz. Son ders kaydı ilerleyen günlerde buraya eklenecektir.
Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz
-
Bülent Bilgin'in sunumuyla 6 hafta süren ve sınıflı toplumların oluşumundan başlayarak ‘Taş devrinden yeni binyıla, insanlık tarihi’ dersi "antik dünya", "orta çağlar", "büyük dönüşüm", "altüst olan dünya" alt başlıklarını da içeren dersliğin tamamını bu oynatma listesinden izleyebilirsiniz. Son ders kaydı ilerleyen günlerde buraya eklenecektir.
Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz
-
Hakkı Taşdemir ile 4 hafta süren ‘Emperyalizmin dünü ve bugünü’ dersleri, kapitalist üretim biçimi, emperyalizm, günümüzde emperyalizm, emperyalizmin yarattığı ideolojik bulanıklık başlıkları ile tamamlandı.Derslik boyunca ekonomi politiğin temel kavramları, kapitalizmin krizleri, tekelleşme, emperyalizmin siyasi ve askeri uygulamaları, işçi sınıfının reddine varan ideolojik propaganda güncel ve tarihsel örneklerle tartışıldı.Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz.
-
Hakkı Taşdemir ile 4 hafta süren ‘Emperyalizmin dünü ve bugünü’ dersleri, kapitalist üretim biçimi, emperyalizm, günümüzde emperyalizm, emperyalizmin yarattığı ideolojik bulanıklık başlıkları ile tamamlandı.Derslik boyunca ekonomi politiğin temel kavramları, kapitalizmin krizleri, tekelleşme, emperyalizmin siyasi ve askeri uygulamaları, işçi sınıfının reddine varan ideolojik propaganda güncel ve tarihsel örneklerle tartışıldı.Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz.
-
Hakkı Taşdemir ile 4 hafta süren ‘Emperyalizmin dünü ve bugünü’ dersleri, kapitalist üretim biçimi, emperyalizm, günümüzde emperyalizm, emperyalizmin yarattığı ideolojik bulanıklık başlıkları ile tamamlandı.Derslik boyunca ekonomi politiğin temel kavramları, kapitalizmin krizleri, tekelleşme, emperyalizmin siyasi ve askeri uygulamaları, işçi sınıfının reddine varan ideolojik propaganda güncel ve tarihsel örneklerle tartışıldı.Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz.
-
Hakkı Taşdemir ile 4 hafta süren ‘Emperyalizmin dünü ve bugünü’ dersleri, kapitalist üretim biçimi, emperyalizm, günümüzde emperyalizm, emperyalizmin yarattığı ideolojik bulanıklık başlıkları ile tamamlandı.Derslik boyunca ekonomi politiğin temel kavramları, kapitalizmin krizleri, tekelleşme, emperyalizmin siyasi ve askeri uygulamaları, işçi sınıfının reddine varan ideolojik propaganda güncel ve tarihsel örneklerle tartışıldı.Kaldıraç Akademi'nin derslerine kayıt olmak için [email protected]'a mail atabilirsiniz.
-
"Ağustos sonu itibari ile, Türkiye’de 21 milyon 700 bin icra dosyası vardır. Bu krizin göstergelerinden biridir. Bunun üzerine konuşmak daha faydalıdır. Mesela petrol fiyatları üzerine konuşmak, ülkede benzinin satış fiyatları üzerine konuşmak daha faydalıdır. Zira tüm taşımacılık, ürünlerin, temel gıdaların maliyetine büyük bir yük yüklemektedir. Mesela kredi kartı borçları üzerine konuşmak faydalıdır. Mesela bireysel kredilerin artışı ve ödenmeme durumu üzerine konuşulabilir. Bu durum, krizin, işçi sınıfının dışında, birçok esnaf üzerine de çökmekte olduğunu göstermektedir.
Buna rağmen, kara para ile, eroin vb. satışı ile, emlakçılık vb. ile elde edilen kayıtsız gelirlerin nasıl arttığı üzerine konuşmak mümkündür."
Yazının tamamını ayrıca https://kaldirac5.org/kriz-ve-ekonomi-uzerine-birkac-not/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
"Bugün de savaşa karşı en etkili yol, işçi ve emekçilerin iktidarıdır. Dünyadaki bu savaş politikalarına son verecek şey, proletaryanın enternasyonalist dayanışması, proletaryanın peş peşe birçok ülkede iktidarı alarak her türlü sömürü ilişkisine, üretim araçları üzerindeki özel mülkiyete son vermesidir."Yazının tamamını ayrıca https://kaldirac5.org/abd-hegemonyasi-yeni-dengeler-ve-savas/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
"Artık bu ülkede iki mahkeme vardır. Biri, bildiğimiz adalet sarayları içindeki mahkemelerdir. Bunlar boşuna “adalet sarayı” içine alınmamıştır. Adalet, saraylardan, Saray’ın emri ve izni ile dağıtılmaktadır. Bu adalet, egemenin adaletidir. Bedreddin’i asan, Denizleri, İbrahimleri katleden egemenin sarayları böyledir. Oralardan başka adalet çıkmaz.
İkinci mahkeme, halkın mahkemesidir. Şimdilik mekânı sadece insanların aklı, kalpleridir, yürekleridir, vicdanlarıdır. Şimdilik böyledir. Bir anlamda mekânsızdır bu mahkemeler. Bir gün bu mahkemeler, şehrin en büyük meydanlarında ya da en külüstür binalarında kurulacaktır. İşte o zaman, insanlığın, işçi ve emekçinin adaleti, anaların adaleti devreye girecek. İşte o zaman adalet, saraylardan çıkacak ve gerçek mekânlarına kavuşacak. Belki görkemli binaları olmayacak ama gerçek adalet için çalışan mahkemeler olacaklar."
Yazının tamamını ayrıca https://kaldirac5.org/halka-karsi-islenen-suclarin-zaman-asimi-yoktur/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
"
Şimdi bize yeni bir tartışma dayatıyorlar: CHP nasıl kurtulur?
Acaba, CHP’de değişim zamanı mı?
İyi de bunlardan, halka, işçilere, emekçilere ne? CHP, halkın, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin partisi mi ki? Elbette değil.
İmamoğlu mu CHP’yi kurtarır, yoksa Kılıçdaroğlu mu?
Bu bizim sorunumuz değildir. Halkın sorunu depremdir, evsizliktir, barınamamaktır, açlıktır, işsizliktir, artan sömürüdür, çekilmez çalışma koşullarıdır, iş cinayetleri, kadın cinayetleri, çocuk cinayetleridir, artan baskı ve zulümdür, artan servet eşitsizliğidir, eğitim eşitsizliğidir, sağlık sistemidir, emeklilik sistemidir, yok edilen, gasbedilen özgürlüklerdir, tahrip edilen tarımdır, yağmalanan doğadır, savaşa gönderilen çocuklarının yaşamıdır"
Yazının tamamını https://kaldirac4.org/sahte-gundemler-demokrasicilik-ve-gercekler/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
“Temmuzun başından başlayarak açıklanan -arkası gelecektir- ekonomik kararları, savaş ekonomisinin gerekleri olarak ele almak gerekir.
İster maaşlara yapılan zamları düşünün isterse vergi, haraç ve zam furyasını düşünün, hepsi bir bütündür ve savaş ekonomisinin gerekleridir. Savaşa girecek bir ülkede memur maaşlarının artması, bir algı yaratır. Bunu yapıyorlar. Devlete güven, ekonomik yanılsama ile sağlanmak isteniyor. Saray Rejimi, bu yolla, hem ücretleri artırmış ve “hoş” bir hamle yapmış oluyor hem de bir anda bu artışları geri alıyor ve savaş için gereken vergileri topluyor.”
Yazıyı ayrıca https://kaldirac4.org/yagma-rant-ve-savas-ekonomisi/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
Emperyalist metropollerde başlayan kitlesel eylemler, daha çok, sömürge ülkeleri etkileyecektir. Bu, günümüz dünyasında devrimin gelişimi açısından önemlidir. Emperyalist ülkelerdeki her kitlesel eylem, bir süre sonra, kendini sömürge ülkelerde daha sağlam biçimde gösterecektir.
Yazıyı ayrıca https://kaldirac4.org/fransa-yine-mi-hayalet-dolasiyor-ya-da-devrim-ve-karsi-devrim/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
“Seçim ve sandık üzerinden oynanan ve artık pespaye bir müsamere hâline getirilmiş olan egemenin “demokrasi” oyunu, artık işe yaramamaktadır. Hileler açıktır. Muhalifmiş gibi görünenler, gerçekte iktidar kadar devletin unsurlarıdır. Ve solcu imiş gibi sunulan CHP ile varılacak yerin, Saray Rejimi’nin destekçiliği olacağı açık hâle gelmiştir.”
Yazıyı ayrıca https://kaldirac4.org/isci-sinifinin-yolu-birlesik-emek-cephesi/ linkinden okuyabilirsiniz.
-
Devrim, azınlıkta olanların eylemi olarak başlar. Devrim ve sosyalizm için yola çıkanlar, yalnız kalırız endişesi ile, yollarını çatallaştırmazlar. Ancak devrimci yürüyüşün kitleselleşmesi, işçi sınıfının bilincinde devrimci bir sıçramanın gerçekleşmesi, işçi sınıfının ve kitlelerin devrimcileşmesi, bu yolla sağlanabilir.
Bu, işçi sınıfının büyük davasıdır. Bu dava bugün, insan olmanın ölçüsü hâline gelmiştir. İnsan olabilmek, kapitalist sisteme, emperyalist boyunduruğa, sömürünün ve aşağılanmanın her biçimine karşı direnmekten geçmektedir.
Bu, zor ve engellerle dolu bir yoldur. Egemen bu yolu tıkamak için her türlü araçla saldıracaktır. Bunu dünya devrimci hareketinin tüm deneyimleri göstermektedir. Bir yol doğru ise, zorlukları aşmak bir bilinç ve irade meselesidir. Zor olduğu için yolundan sapanların zafere ulaştığı hiçbir zaman görülmemiştir.
Yazıyı ayrıca https://kaldirac3.org/secim-sureci-sagda-birlesme-ya-da-cepheler-netlesiyor/ linkinden okuyabilirsiniz
-
Biz devrimci sosyalistler, işçilere, emekçilere, kadınlara ve gençlere gerçeği söylemek zorundayız. Saray Rejimi seçimle gelmemiştir, meşru değildir ve seçimle gitmeyecektir.
Saray Rejimi’ni devirmenin tek yolu, cesaretle, bir adım geri atmaksızın, işçi ve emekçilerin direnişindedir. Saray Rejimi, sokakta, barikatta yenilecektir.
Çoktan ömrünü doldurmuş bir iktidardır bu. Bu iktidarı alaşağı etmek için, onların olağanüstü sistemi içinde seçim vb. beklemek aslında onların iradesine teslim olmaktır. Beklemeye gerek yoktur. Bugünden, direnişi genişleten ve sağlamlaştıran, örgütlü hâle getiren bir çizgi için çalışmak zorunluluktur.
Sandığa ne oy atılırsa atılsın, çıkacak oy bellidir.
Bunu biz bilmeyebiliriz, ama efendiler çoktan biliyorlar.
Ülkenin kaderini efendilerin elinden almak, kendi ellerimizle yazmak mümkündür. Bunun için, mesele daha örgütlü bir direniş hattıdır. İşçi ve emekçiler, kadınlar ve gençler, kendi direnişlerini ara vermeden sürdürmelidirler. Seçim tartışmalarına çok fazla meyletmenin de anlamı yoktur. Mesele direniş hattını geliştirecek her olanağı kullanmak meselesidir.
Birleşik Emek Cephesi, acil bir gerekliliktir.
Yazının tamamını ayrıca https://kaldirac3.org/secim-secim-sureci-ve-devrimci-tutum/ adresinden okuyabilirsiniz
- Mostra di più